Nasır, cildin sürtünmeye ve baskıya maruz kalmasına ayaklarda ve ellerde yaygın olarak gelişen, ağrılı ve acı verici cilt sorunudur. Estetik bir problem olmaktan öte, sinir uçlarına baskı yaparak ağrıya yol açan bir soruna dönüşebilir.
Nasır Neden Oluşur
Ellerde ve ayaklarda sürtünme ve basıya bağlı oluşabilmektedir. Ayaktaki nasırlar, giyilen terlik ya da ayakkabının yüksek topuklu, ayağa büyük veya küçük gelmesi, sürtünme ve basıya maruz kalmasından kaynaklanabilir
Sürekli olarak aynı noktaya sürtünmesi durumunda vücut burada bir problem olduğunu algılayarak önlem alma amacıyla cildi kalınlaşır ve ciltte meydana gelir.
Çıplak ayakla dolaşmak ve derinin belli bir bölümünün uzun süre aşırı basınca maruz kalması.
Ancak bu kalınlaşan cilt tabakası gelişip büyüdüğünde, kişi için rahatsız edici acı ve ağrılar ile sonuçlanmaktadır.
Belirtileri
Nasırın oluştuğu bölgede keskin ağrı meydan gelir ve ağrıyla birlikte deri bölgesi kalınlaşmaya başlar. İlerledikçe ağrının olduğu bölge kızarır ve nasırın uç bölgesi yürüme ve temasla rahatsız edici ağrıya neden olur. Nasırlaşan ve sertleşen derinin etrafında iltihap oluşabilir.
Nasıl Geçer?
Bir çok kişinin maruz kaldığı bir durumdur. Bu noktada birçok kişinin kullandığı nasır bantları, nasır sökücüler, topuk taşı, ponza taşı, kalemleri, limon, sirke, epsom tuzu, karbonat, aspirin ve benzeri ürünler her ne kadar bir nebze başarı sağlasa da temel sorun ortadan kaldırılmadıkça ve tedavi edilmedikçe geçmeyecektir.
RADYO FREKANS İLE AMELİYATSIZ TEDAVİSİ
Tedavisinde avantajlı ve en kısa süren radyo frekans ile yapılan tedavi tekniğidir. Tedavi için tecrübeli bir cerrahın muayene değerlendirmesi gerekir. Radyo frekans tekniği ile nasırı köküyle birlikte başarılı bir şekilde çıkarıp nasır tedavisi yapılır. Radyo frekans ile yapılan tedavisinde herhangi dikiş ya da dinlenme gerektirmez. Cilt kısa sürede kendini yenileyip sağlıklı haline kavuşur. Bu acısız-ağrısız tedavi yaklaşık 3-5 dakika sürer. Neticede nasır tedavisinde radyo frekans yöntemi en başarılı, hasta açısından konforlu tedavi uygulanmalarından birisidir.
Topuk dikeni duruş bozuklukları yaşatan, hayat kalitesini düşüren, çok sık karşılaşılan bir sorundur. Topuk dikeni topuk kemiğinin alt kısmında oluşan kemiksi bir çıkıntıdır. Ayak tabanının sürekli zorlanması, yanlış ayakkabı kullanımı, hızlı kilo alma sonucunda topuk kemiğinin altında kalsiyum birikerek topuk dikeni çıkıntısı oluşur. Topuk dikeni ağrısı, topuğun altında, ayak alt yüzeyinde ve çevresinde kendini hissettirir.
Topuk Dikeni Eklem Kireçlenmelerini Tetikliyor
Topuk dikeni olan hastanın yürüyüş kalitesi bozulur. Bacak arkasındaki ve ayak tabanındaki kaslarda gerginlik ve sertleşme olur. Zamanla diz ve kalça ekleminde, belde ağrı ortaya çıkar ve ayakkabısı ters taraftan aşınır ve eskir. Hareketleri ve yaşam kalitesi bozulduğundan ekleme orantısız yüklenme olur ve eklem kireçlenmelerini tetikler.
TOPUK DİKENİ TEDAVİSİNDE PROLOTERAPİ
Yürürken ağırlığı kadar, koşarken ise ağırlığının iki katı kadar bir yük topuklarının üzerine biner. Bu nedenle ani hızlı hareketlerde bulunmak ve sürekli ayakta durmak topuk ağrısına neden olabilir. Ayak tabanının sürekli zorlanması topuk kemiğinin alt kısmında kalsiyum birikimine ve topuk dikenine yol açar. Topuk dikeni topuk ağrılarının sadece %10 gibi bir kısmını oluşturmaktadır. Geriye kalan büyük bir kısmı ise plantar fasiitis denilen ayak tabanındaki fibröz yapıdaki bandın iltihaplanmasına ve hasarına bağlı olarak meydana gelir.
Plantar fasya; ayak tabanında bulunan, ayak parmaklarından topuğa doğru uzanan ve yürürken, koşarken, zıplarken ayak arkının korunmasını sağlayan fibröz yapıda bant şeklinde bir bağ dokusudur. Plantar fasyada oluşan yırtıklar, hasar ve inflamasyo topuk bölgesinde ağrı meydana getirir. Eğer tedavi edilmezse bu ağrı giderek şiddetlenir ve dayanılmaz bir hal alır. Ağrı gün içerisinde yürürken, ayakta dururken sürekli olarak hissedilir.
Topuk dikenine neden olan faktörler;
TOPUK DİKENİ TEDAVİSİNDE PROLOTERAPİ
Yürüme mesafesini kısaltan ‘topuk dikeni’ hastalığının tedavisinde Proloterapi ile çok olumlu sonuçlar alınıyor. Çok şiddetli olmayan ağrılarda ağrı kesiciler, fizik tedavi ve egzersizler faydalı olmaktadır. Bu tedaviler daha şiddetli olan ağrılarda çok etkili olmamaktadırlar. Topuk bölgesine yapılan steroid enjeksiyonu ise, kısa süreli olarak ağrıyı giderse de plantar fasia bağlarında zayıflık oluşmakta ve süreci daha da kötüleştirmektedir.
Topuk Dikeni Radyofrekans Tedavisi;” nervus plantaris medialis” e radyofrekans uygulanarak ağrı algılaması engellenir. Ancak, ağrıya neden olan plantar fasia hasarı ortadan kalkmadığı için ağrı daha sonra tekrarlar.
Hasarlı dokuya 3-4 seanslık proloterapi tedavisi ile topuk dikeni tedavi edilir. Proloterapi tedavisiyle hastalar hem ağrılardan hem de hastalık sonucu oluşan duruş bozuklukları düzeliyor. Proloterpi uygulamayla hastalar kolaylıkla kalıcı olarak tedavi edilebiliyor. Rahatsızlığının ana nedeni plantar fasyada oluşan gerginlik ve hasardır. Plantar fasyanın tamir edilmesi ve eski durumuna getirilmesi kalıcı bir sonuç verecektir.
Proloterapi ile plantar fasyanın yapışma yerleri olan topuk bölgesine, ayak parmaklarının bulunduğu bölgeye ve plantar fasyanın gövdesine uygulanan proloterapi ile bölgede kanlanma artmakta hasarlanmış bağları tamir edilmektedir. Plantar fasya eski gücüne ve esnekliğine kavuşarak ağrı kaybolmaktadır. Yani proloterapi ağrıyı ve ağrıya neden olan durumu tedavi ettiğimiz için kalıcı bir tedavi sağlamış oluyoruz.