Migren şiddetli baş ağrısı atakları şeklinde tanımlanabilir. Hastanın günlük yaşamanı etkileyebilen, ve aktivitelerde kısıtlılık yaratabilen bir baş ağrısı tipidir. Genellikle tek taraflı şakak, ense veya göz çevresinde başlar. Ağrıya çoğu zaman bulantı, kusma, ışığa ve sese hassasiyet gibi durumlar eşlik edebilir.
Tedavide organik bir neden ekarte edilir. Migreni tetikleyen problem ne ise önce o mekanizma bulunup düzeltilmelidir. Ayrıca modern ve bütüncül tamamlayıcı tıp tedavi yöntemleri ile şiddetli migren hastalarında olumlu sonuçlarını almaktayız.
Migren baş ağrıları sıklığı ve şiddeti kadınlarda erkeklere göre 3 kat fazla görülmektedir. Migren ağrısının nedenleri arasında genetik ve hormonal değişimlerde rol oynamaktadır.
Migren baş ağrılarının en büyük belirtisi şiddetli ve bazen tek taraflı baş ağrısıdır. Migrende baş ağrısı alın, şakaklarda ve bazen göz veya gözün arkasında, başın arka tarafı ve kulağın arkasında hisedilir.
Migrenin Aurası, şiddetli baş ağrısının ilk gelişme döneminde veya hemen önce görülen 10 ile 30 dakika süren görsel veya duyusal belirtidir.
Ayrıca migren belirtileri olarak aşırı duyarlılık, depresyon, aşırı ve gereksiz neşelenme, durgunluk ve dikkat eksikliği görülebilmektedir. Konuşurken takılma, artmış ışık-ses-koku duyarlılığı, esneme, uyuma isteği, iştah artışı veya iştahsızlık, aşırı su içme, kabızlık veya ishal hali de sıklıkla görülebilmektedir.
Peynir ve çikolata gibi yiyecekler, öğün atlamak veya öğünü geciktirmek, uyku düzensizliği migreni tetikleyebilir. Keskin kokular ve iklim değişiklikleri, duygusal ve psikolojik faktörler migreni en çok tetikleyenler etenlerdir.
Atak sayıları kontrol altına alınamaz hale gelmiş, ilaç tedavisinin hepsini denemiş, ağrısı artık hasta tarafından dayanılamaz hale gelmiş hastalar genellikle kliniğimize baş vurmaktadır.
Migren tedavisinde akupunktur, hastaların serotonin seviyesini artırır, migren atak sıklığı ve ağrı kesicilere ihtiyaç azaltır ve tam şifa oranı son derece yüksektir.
Akupunktur baş ağrısı tedavisinde beyinde salgılanan serotonin salgılanmasını arttırır ve östrojen hormon salınımını olumlu yönde etkileyerek migreni tedavi edebilir. Kliniğimizde migren tedavisinde kulak akupunktur ve vücut akupunktur yöntemleri başarılı olarak uygulanmaktadır. Kliniğimizde Gerilim Tipi Baş Ağrıları, Sinüzit Baş Ağrıları ve Boyun Kireçlenmelerine Bağlı Baş Ağrıları tedavi edilmektedir.
Oksijenlenmeyi arttırması, hem kuru iltihabı ortadan kaldırması yönünden bu ağrılı hastalarda çok iyi netice alınmasına yardımcı bir tedavi yöntemidir. Biz de kliniğimizde her türlü baş ağrılarına ozon tedavisini uygulayabiliyoruz.
Doğal ve yan etki olmayan bir tedavi yöntemi olan HOMEOPATİ insanı fiziksel, zihinsel ve duygusal açıdan ele alarak iyileşme sağlıyor.
Migren baş ağrılarında, kısa etkili lokal anesteziklerle yapılan bir iğne tedavisidir. Komplikasyonu yok denecek kadar azdır ve hamileler dahil tüm yaş gruplarına uygulanabilen bir tedavidir.
Boyun ve sırt bölgesindeki tetikleyici nokta, adale kasılması, kulunç girmesi tek taraflı göz ve yüz ağrısına neden olabilir. Hastanın su tüketimi, nasıl beslendiği, mide barsak sistemi, stres derecesi, uyku düzeni, çevresel şartları değerlendirilmelidir.
Migren baş ağrısı olan hastaların uyku düzeni sağlanması, düzenli egzersiz yapması, stres ile başa çıkma ve uygun bir kiloya erişmesi önemlidir. Migren ataklarını tetikleyen bir boyun fıtığı, boyun düzleşmesi varsa bunlar tedavi edilmelidir.
Migren baş ağrılarında egzersiz yapmak migren ataklarının sıklık ve şiddetini azaltabilir ve migrenin koruyucu tedavisinde faydalı olabilir.
Migren tedavisinde depresyon ve anksiyetenin de tedavi edilmesi çok önemlidir.
Migren atağına yol açan bazı gıdalar olabilir. Migren ataklarını en çok tetikleyen besinler, çikolata, peynir, bira, şarap, inek sütü, yumurta, buğday, portakal, domates, alkollü içecekler, gıda koruyucuları ve işlenmiş etler, bol tiramin içeren besinler migren baş ağrılarını tetikler. Hasta kendisini çok iyi izlemeli ve hangi besinlerin baş ağrılarını tetiklediğini belirlemelidir.
Baş ağrısına karşı kafeinin faydalı olduğu migren ilaçlarının kullanımını azalttığı gösterilmiştir. Ancak kafein içeren ilaçların fazla kullanılması geri tepme baş ağrısına neden olabilir.
Bitkilerle tedavi, bu konunun eğitimini almış uzman doktorlar tarafından uygulanması gereken bir tedavi şeklidir.
Magnezyum mineralinin eksikliği migreni tetiklediği biliniyor. Hatta hastalara kronik baş ağrıları için yüksek dozlarda magnezyum takviyesi veriliyor. Tüm kuru baklagiller, ıspanak, ceviz, fasulye, mercimek ve börülce zengin magnezyum depolarıdır.
Gümüşdüğme, migrenin bitkisel tedavisinde kullanılan etkili güçlerden biri olup papatyayı andıran çiçeklere sahiptir. Koyungözü olarak da bilinir. İlk defa 1983 yılında yapılan bir klinik çalışmada, 270 migren hastasına gümüşdüğme bitkisinin yaprakları yedirildiğinde, hastaların %70’inin migren ataklarının şiddet ve sıklığının azaldığı gözlendi.
Migrenin bitkisel tedavisinde kullanılan zencefil antienflamatuar etkisiyle, ağrıyı hafifletir ve migren ataklarına genelde eşlik eden mide bulantılarını giderir.
Baş ağrısına karşı etkisi ile tanınır. Hoş kokusu ile salataları ve et yemeklerini çeşnilendirmek için de kullanılan bu odunsu bitkidir.